6 Nisan 2015 Pazartesi

DİYARBAKIR ULU CAMİ

Anadolu nun ilk camisi İslam aleminin beşinci Harem.i Şerif ? olarak kabul ediliyor
İlkin Pagan dönemine ait bir tapınak iken daha sonra Mart Toma adiyla kilise olarak kullanıldı
kentin 639 yılında sonra Müslümanların  egemenliğine  geçmesiyle birlikte Cami .i Kebir adiyla
camiye dönüştürüldü Ulu Cami tarihin bütün dönemlerinde önemini korudu bugün de   Diyarbakır ın
en önemli camisi ve ziyartgahı durumunda Cami yangınlar sonucu meydana gelen tahribat ve
yıkımlardan dolayı birçok kez onarımdan geçirildi . en kapsamlı onarım ise 1091 yılında
Selçuklular döneminde yapıldı daha sonra Anadolu Selçuklu Sultanı Gıyaseddin Keyhüserv.
Artuklular döneminde  Melik Salih Akkoyunlu Sulatanı Uzun Hasan Osmanlı Padişahı IV. Mehmed
tarafından ve son olarak 1975=1977 tarihlerinde kapsamlı bir onarımdan  geçirildi Cami külliyesi
bütün bu dönemlerin izlerini taşiyor camini dört ayrı cephesi İslam ın dört ana mezhebine ayrılmış
Günümüzde de Hanefi ve Şafiiler iki ayrı mekanda ibadetlerini sürdürüyor Caminin şu an Hanefiler
bölümü olarak kullanılan bölümü kiliseden camiye dönüştürülen esas bölümü Mimari açıdan Şam da
bulunan Emeviye Camisi nin Anadolu ya yansıması olarak yorumlaniyor Caminin avlusunda
demir parmaklıklar içerisinde bulunan bir güneş saati bulunuyor Bu saat bazı kaynaklara göre
kürt Bilim İnsanı El Cezeri tarafından yapılmış bazı kaynaklarda ise Roma döneminden kaldığı
öne sürülüyor.
Gazi Caddesi nde Hasan Paşa Hanı nın karşısında yer alır

5 Nisan 2015 Pazar

DİYARBAKIR CEMİLPAŞA KONAĞI

Dyarbakır ın güzel sivil mimari örneklerinden birisi Osmanlı valisi Ahmet Cemil Paşa tarfından
1888 .1902 yıllar arasında yaptırıldı Haremlik ve selamlık bölümlerinden oluşan Cemil Paşa
Konağın da bütün Diyarbakır evlerinde olduğu gibi mekanlar geniş avlu etrafında dizili
Diyarbakır evlerinin yapı karakteristiği gibi bu konakta da kesme bazalt taş ve yapıya gösel
hareketlilik kazandırmak amacıyla kireçtaşı kullanılmış yapının iki girişi var ana giriş köylü
sokak ta yer alıyor Haremlik ve selamlığın ortasında mabyın bölümü var Geniş havuzlu
bahçesi ahırı misafirhanesi ve diğer bölümleriyle küçük bir saray niteliğinde olan konak
taş işçiliğinin en güzel örneklerden biri Haremlik kısmının kuzey tarafı kışlık güney tarafı
yazlık doğu ve batı kısımları da mevsimlik olarak kullanılırdı selamlık kısmında ahırlar
hizmetli odaları kabul oadaları kahve odaları mabeyn odası dikdörgen bir çerçeveye sahip
elips bir havuz bulunuyor Diyarbakır daki en gürkemli ve en büyük konak yapısı olan
Cemilpaşa Konağı tarihi ve turistik açıdan görülmesi gereken nadide bir yapıdır
Cemil Paşazadeler
Ahmet Cemil Paşa 1837 de Diyarbakır da doğdu 1902 yılında yine Diyarbakır davefat
etmiştir gücünden korkulduğu için hep Yemen gibi uzak yerlerde görevlendirildi Diyarbakır da
uzun bir dönem etkin olan Cemil Paşazadeler çok geniş bir aile 4000 yıllık bir geçmişe
sahip olan bu ail ebölgede ve Diyarbakır da meydana gelen olaylarda etkili olmuş Cemil
Paşa ailesindan  birçok aydın ve kültür insanı yetişmiş Bu yönü ile Diyarbakır ın
siyasi hayatında cidibir ağırlığa sahipler Şeyh Said İsyanı bastırıldıktan sonra ailenin
tamamı sürgüne gönderilmiş Değişik yerlere sürülen  aile mensupları uzun yıllar sürgünde
yaşamış ancak
Ali paşa Mahallesi.köylü Sokak ta bulunan konak


29 Mart 2015 Pazar

DİYARBAKIR IN KALESİ

Diyarbakır Kalesi
Binlerce yıldır kutsal bir emanet bekler gibi bu kentin tarihi bekçiliğini yapan Diyarbakır
kalesi kente can veren Dicle nehri nin yanında yükselen bazalt pılatonun doğu kıyısındai
geniş düzlük üzerinde yer alıyor Kale kentin ilk kurulduğu içkale ve onu tamamlayan
dış kaleden oluşıyor İçkale ilk yerleşim yeri olarak kentin çekirdeğinin oluşturdu
 bulunan küçük çaplı kale M.Ö .3700. 3500. yıllar arasında hurri  sMitanniler tarafından
inşa edildi Diyarbakır küçük kırallıklarla birlikte tarihin değişik zamanlarında 33 farklı
medenyeti temsil eden kavim devlet ve kültüre ev sahipliği yaptı egemen olan her medeniyet
kendi güvenli ihtiyaçları doğrultusunda surlar genişletti Surlar M.S. 349 yılında Roma
İmparatoru II.Constantius zamanında yeni baştan onarıldı 362 yılında sasaniler ile
Romalılar arasında yapılan anlaşmayla Roman ın önemli kalelerinden  biri olan Nusaybin
Nisibis Kalesi Sasanilerin eline geçti burad  bulunan hıristiyan halk dinsel ndenlerle
Diyarbakır a göç ederek Kalenin batı kısmındaki düzlükte iskan edildi bu göçten sonra
367.375 yıllar arasında kentin batı surları yıktırılarak Nusaybin Nisibis halkı sur içine
aldı böylece Diyarbakır Kalesini yeni biçimini almış oldu Yeni surlarla şehir genişleyince
yönetim merkezi olan ilk kale İçkale durumuna geldi İçkale nin ikinci kez genişletilmesi
16 burç ve 2 kapı eklenerek 1524. 1526 yılları arasında Osmanlı patişahı Kanuni Sultan
Süleyman tarafından yapıldı Daha sonra yapılan eklenti ve onarımlarla günümüzdeki
son halini aldı Ayrıca İçkale de bulunan ve ilk yerleşim noktası olarak bilinen Amid höyük te
virantepe 1961 .1962 yıllar arasında yapılan arkeolojik kazı çalışmalarında 1200 .1222
yıllardan kalma artukoğulları devrine ait sarayı kalıntıları ortaya çıkarıldı İnce ve Arap
adıyla da bilinen ve mervani hükümdarı Nasruddevle Mansur ile Eşi Sittünas ın
mezarı İçkalede bulunuyor.

27 Mart 2015 Cuma

otomatik kepen sistemlerin montajı

1 bayraklardan başliyacak bayrakları dikilecek sağ sol su terazisiyle  tera
zi getirilecek
ve montaj edilecek
2 motoru bağlanır  ve okuyucu kart bağlanacak ayrı ayarı yapılacak 
3 perdeyı motorun üzerine atılır ve vidalanır 

17 Mart 2015 Salı

Persler Kimdir?

İö 550 yıllarında Med etkinliğini kıran Persler büyük bir yayılma gösterdiler Babil ülkesi Anadolu
Mısır topraklarına katıldı batının gelişmiş uygarlığına sahip eski yunan ın başkentinin yakınıarına
kadar ilerlediler fakat buna rağmen hemenyaı başlarındaki kürdistan coğrafyası içinde yer alan
hakarili karduk boylarının diğer soydaşları gibi kolay  kolay boyun eğmediklerini onbinlerin
dönüşünün anlatan ölümsüz ksenophon un satırlarında da okunmuştuk karduk ülkesi pers ordusuna
mezar olmuş kıralın gönderdiği 120 bin kişilik ordudan sağ kalıp geri dönen  kalmamişti pers
kıralığını da bu elde tutulması güc olan coğrafyada bağımsız beylikler  i sınırlı ilişkiler ve
özerikliklerini taniyarak yanlarında tıttkları biliniyor suriye asur ülkesi babil  ve media pers
valiliklerince yönetiliyordu fakat Zagroz sıra dağlarının arkasına erişilmesi güç vadilerde büyük kırala
bağlılığı kabul etmeyen otomon kalabilen halk toplulukları karduklar yaşiyordu anabasisi in yazarı
da büyük kıralın hegemonyasında olmadıkları halde yine de  yeterince korkutucu  olan karduklar ifadesini kullanmıştı hakkari coğrafyası iran ticaret yolunun üzerinde olduğu için önem kazanmişti
kıral dara döneminde bir nevi eyalet valiliği olan straplık yönetimi oluşturulur hakkari babil
asur a bağlı athura straplığını bağlanır yalnız iç yönetimde yine hör aşiretler bulunmaktadır
bölgede bu kez de makedonyalı iskender tarih sahnesindedir çıktığı asya seferinde iö 331
yılında pers kıralı 111 dara ya  kürdistan ın gavgamela erbil ovasında öldürücü ve son
darbeyi indirerek 220 yıl ortadoğu halklarını boyunduruk altında tutan pers imparatorlu ğuna
son verir kürdistan ovalarındaki yerleşim alanları tahribata uğrarken dağlılar tehlikeyi
daha ucuz atlatılar onunda merkezi kördistandaki politikaları öncekilerden farklılık göstermez
büyük iskender fetih seferine çıkarken kürtlerin eski bölgelerinden gectiği zaman ihtiyatlı davranmıştır makedonya kıralı merkezi zagroslar da bir adanın yanından geçer gibi
gecmişti iskender tarafından küçük birliklerin zaman zaman dağlara gönderilmiş olduğuna
işaret edilse de istilacılar bunula ilişkili olarak oradaki dağ halkından hiç söz etmemektedir
genel sıtratejik pılan çerçevesinde karduk bölgesinin önemli bir rol oyandığı büyük bir
olasılık olarak görülüyor buna rağmen bu bölgede doğan dünya çapındaki imparatorluk içinde
bu bölge bir adacık ve buradaki gelişme dünyanın tarihi olaylarından habersiz bir gelişme olarak
kalır kimi yazarlara göre de büyük iskender dağlık bölgeleri işkal etmekte zorlandığı kürt
aşiretleri için şunları sölemişti bu aşiretlerin kendilerine ve yerlerine güvenmelerine bakılırsa
bunların evvelinde de hiçbir kırala bağlanmadıklarını gösteriyor anlaşılan büyük iskende de
askerlerini derin vadilere sürmekten alıkoymuş ve ögür aşiretlerin savaşçı karekterlerinden
çekinmiştir makedonya kıralı da perslerin bölgedeki politikasını benimser   o da iyi ilişkiler
strap ların yanına alır iskender urumiye gölü ile hakkari  arasındaki bölgenin strabı atropates i
kendisine bağladı hakkari yöresinde daha sonraları strp atropates in adiyla bağlantılı olarak
antropaten pırensliği diye anılır oldu....

16 Mart 2015 Pazartesi

Silvan Kalesi

      
milatan önce 80 li yılarda ermeni tigran kırallığı tarafında inşa edildi bizans imparatoru
1 justinianus dönemi nde iyi bir onarım gördü ve son şeklini aldı bü dönemde justinianopolis
adını alan kent bizans ın bölgedeki en önemli garnizonlardan biri oldu silvan kale kenti
dünyada dolgu sistemi ile yapılan tek kale kenttir daha sonra şehre hakim olan hamdaniler
mervaniler artuklular eyyubiler de kendi dönemlerinde kaleye yeni burclar ve surlar ekledi
silvan kalesi yörede çokça bulunan kalker taşından kareye yakın pılanlı içkale dış sur ve dış
suru çevreleyen ikinci bir sur şeklinde inşa edilmiştir güneyden kuzeye 500 m doğudan
batiya 600 mlik bir alan  kapsar  surların uzunluğu  2.200 m dir  kale surlarının yüksekliği ilk
surların yüksekliğiyle  birlikte 25 m yi bulur 50 burç ve kule vardır dokuz kapısı mevcuttur
bu kapıların dörtü güney ikisi kuzey ikisi batı biride doğu yönünde yer alır kapılardan
bugün ismi bilinenler şünlardır meyhane kapısı boşat kapısı kulfa kapısı aşağı kapısı
silvan kalesi-aslanli_eyyubi_burcu--fot.nejat_saticişah burcu kapısı ve diyarbakır kapısı 

Mitaniler

                        
hurri kökenli boyların ilk çağ daki üçünçü güçlü siyasal yapılanmasını mitaniler gerçekleştirdi
iö 5000 4000 yılları arasında erken hurri dönemine ait ve kemiklerden yapılmiş malatya daki
aslantepede de bulundu erken hurri dönemi mezopotamya kültürünü hititlere ve batiya taşımada
önemli rol almiş ve adeta küprü  görevini yapmiş bugün kürtlerin yaşadığı geniş coğrafyada
en eski belgeler huurilerden önce bu coğrafyada başka bir etnik gurubun yaşadığına dair
bulgulara rastlanmamıştır hitit kıralı 1 nörşil iö 1595 yılında babil e yaptığı sefer sırasında
yönetim merkezi urkis olan erken huri yönetimine son verdi ancak 45 yıl gibi kısa bir süre
sonra mitani adiyla hurriler yeniden toparlandılar böylece kasitlere çağdaş bazı hurri boyları
yukarı mezopotamya düzlüklerinde mitani adiyla tarih sahnesine çıktılar ilk yönetim merkezleri
dağlık bölgedeki vaşşukani xweşkani kentiydi hoş pınar anlamına geliyordu habur kaynak başına
yakın olduğu söylenir mitani devletini kuran boylar guti ve kasitiler gibi aşağı mezopotamya
düzlüklerine değil mardin diyarbakır urfa da yerleşik hurri boylarıyla birleşerek batiya doğru
yayılma göstereceklerdi onlar da devlet yapılanmaları güçleninçe idari merkezlerini harran ovası
na taşiyacaklardı yaşadığı dönemde asur mısır hitit ten sonra bölgede dördüncü büyük siyasal
güç olmuşlardı bu uygarlıklarla hem savşmış hem de denge ouşturarak zaman zaman barış
içinde onlarla yan yana yaşam şansını da yakalamıştı mısır firavun larınadan 4 totmasis in sevilen
karısı muterna mitani kıralı suterna nın kız kardeşiydi ondan doğan çocuğu da sonrandan mısır
tahtına firavun olarak oturmuştu mısır hanedaniyla yapılan bu evlilik mitani krallarının soyluluk
yapılariyla güçlü siyasal konum larının bir göstergesiydi 175 yıl devlet yapılanmasiyla
tarih sahnesinde kalan mitani uygarlığı da kuzeyde hitit güneyden yeniden tırmanışa geçen
asur saldırıları karşısında yenik düşecekti onların bazı savaşçı kanatlarının çekilebilecekleri
mekan da dağlarda devletin temelini habur ırmağı nın yakınlardaki vaşukani de atan mitanilerin
bazı torunları bu kes van gölü çevresindeki akraba boyların yanına dönerek hurri kökenli zagroz
boylarının ilk çağ da  dörtüncü büyük siyasal oluşumu olan urartu aşiret konfedere devleti nin
temelini atacaklardı hurri urartu kültürü teyze yeğen ana evlat ilişkisi gibi birbirine yakindı